10 Şubat 2016 Çarşamba

Erkekler nelerden etkilenir?

Erkekler doğuştan itibaren hep öz güven duygusunun aşılanmasına,pofpoflanmaya,ve güçlü hissetmesinin sağlanmasına muhtaçtırlar.Bu sebeple bunları  onlara her zaman anneleri verdiği için,annelerine büyük zaafları vardır hep.Söylemek istediğim buradan yola çıkarak, anne yani kısacası "kadın" olan her ortamda ve durumda farklı hormonlar sergilerler.
     Erkekler,hayatlarına alacakları kadınlarda hep bir anne modeli ararlar.Potansiyel adayının evlendikten sonra evinde göstereceği tutumu,anaçlığı akıllarının bir köşesinde anneleri ile kıyas halindedir.
   Elbette ilişkilerinde her zaman anne gibi kadın aramazlar.Önce kadın olup ruhunu okşayan,sonrasında da evinin hatunu olmakla beraber,annesinin ona davrandığı gibi davranmasını isterler.Yani kadınlara düşen epeyce zor dönemler vardır.

   Dış görüntü erkekler için olmazsa olmazdır

Erkekler öncelikle,fiziksel özelliklerden etkilenirler.Her ne kadar "dış güzellik o kadar da önemli değil" deseler bile inanmayın.Öncelikleri her zaman "ilk etapta" dış güzellik.Ama illaki tüm kadınlar birer aktrist havasında olmak zorunda değiller,Her kadının kendine has ayrı özellikleri vardır.İşte buradaki ince ayarda buradadır.Erkekler kendine has tavırlarıyla bütünleşen kadınları her zaman çok seksi bulurlar.Çok güzel bir kadın olabilir,ama sıradandır onun için.Onun gözünde dünya güzeli, öncelikle şahsına münhasır tavırlarıdır. 

"Bakışlar"

Erkekleri kalbinden vuran özelliklerden biride bakışlardır.Ama bakışlar derken,etkileyeceğim diye seksi şempanze durumuna düşmeyin.:)Anlamlı,sevgi dolu,ve mutlaka tebessümlü bakışlar atın.Bu bakışlara sahip gözlerde kaybolabilirler.

Doğal olun

Erkekler nelerden etkilenir diyorsanız,bu yolun doğallıktan geçtiğini asla unutmayın.Yapmacık ve zoraki hareket ve konuşmalarınız sadece erkek partnerinizin değil,kimsenin gözünden kaçmayacaktır.Abartılı makyaj,kıyafetteki aşırılık gibi uç noktalarda dolaşmayın.Doğallığınızı kıyafetlerinize ve yüzünüze de yansıtın her zaman.

Öz güveninizi,masumluğunuzuda kullanarak harmanlayın

Ve işte altın vuruş!Erkekler nelerden etkilenir diyorsanız,hem çocuksu,hem de kendinizden emin olmanız gerekiyor.Çok ince detaylarla hoşlandığınız erkeği elde edebilirsiniz.Ayrıntılar için tıklayın

6 Şubat 2016 Cumartesi

Sevginizle tüm dertlerin üstesinden gelebilirsiniz

Yuva kurdunuz.Yine de hiçbir şey düşlediğiniz gibi olmadı.İlk zamanlar baş başa yürüdüğünüz yerlerde artık çalılar olduğunu görüyorsunuz.İçi
niz acıyor,hayal kırıklığı yaşıyorsunuz.Sevginiz
le tüm dertlerin üstesinden gelebileceğinizi düşünürken,bir bakmışsınız ki herşey bal kabağına dönüvermiş.
Sudan çıkmış balık gibi nefes alamadığınızı mı hissediyorsunuz?
Halbuki her birimiz  doğduğumuzda tasasız varlıklar olarak dünyaya geliyoruz.Derdimizi çeken,gece başımızda bekleyen,bizi sarıp sarmalayan annelerimiz çeker derdimizi o zamanlar değil mi?
Sonra zaman hızla geçer,ve akıp gittikçe gördüklerimiz,hissettiklerimiz,bambaşka kalıplara girmeye başlar.Hani bazen deriz ya,"çocuğum bir an evvel büyüseydi".Halbuki onlar büyüdükçe sıkıntılarımız dahada artar.Ama biz sevgimizle üstesinden geliriz o ayrı..
Çocukken kendi çapımıza göre dertleniriz.Babamızın geç aldığı bisiklet,annemizin pazar yolunda hastalanmayalım diye almak istemediği dordurmadır bu dertler.Sonra okul zamanı gelir,artık sorumluluk duygusu ile tanışmışızdır artık.Her gün düzenli yapılması gereken ödevler,dışarıda oyun oynamak varken sabah erkenden okula hazırlanmak,okuldaki kurallar canımızı sıkmaya başlar.Ama hayat çok tatlıdır,mutlusunuzdur,Oturup ta bunları dert etmezsiniz.
Genç olduğumuzda artık stres gün yüzüne çıkmaya başlar.Çünkü ailemizin bizden beklentileri oluşmaya başlar.Artık kendi başımıza kalmaya ,çözüm üretmeye odaklanmaya çalışırız.Zorlu okul hayatı,para kazanmaya başladığımızda yaşadığımız iş hayatı problemleri devam eder.Derken gün gelir,artık işi gücü olan yetişkin insanlar oluruz.Hayatımızı  elimize almışızdır artık.Ve evleniriz..
Büyük bir aşkla,sevginin üstesinden gelemiyecek şey yoktur diyerek,belki de ailemizin onay vermediği bir insanla hayatımızı birleştiririz.Kimi zaman süt liman gitse de,artık gün gelir,rüyadan uyanmışsınızdır.Evet ,rüya bitmiş gibi gelir artık ama,asıl mutluluk çilesini,zorluklarını yaşadğımız
durumlardan sonra aldığımız güzel sonuçlardır.Okuya okuya saçlarımız dökülür,mesleğimiz öyle gelir.Mesai saatlerinden artık sosyal hayatımız kalmamıştır,ama işimizde terfi alır yükseliriz.Evlilikte böyledir.Aynı çatı altında,hastalıktan dağılmış halini de görürsünüz,sevinçten ne söylediğini bilmeyen,hatta saçmalayan biri de olabilir artık.Sizin yegane destekçiniz o dur.Sizde onun hayatının merkezi olmuşsunuzdur.Unutmayın ki çilesi çekilmeyen hiçbir şeyin sefası sürülmez.
        Sevgili okurum,buraya kadar bana tahammül ettiğin için çok teşekkür ederim.Umarım biraz olsun mücadeleci ruhuna ayna tutmayı becerebilmişimdir.Son söz olarak; unutma;sevginiz ile tüm dertlerin üstesinden gelebilirsiniz.O da ,sen de.Yeter ki kolay pes etmeyin,Unutma;derdi veren dermanını da vermiştir.Zevkle okuyacağını ve çok tüyolar alacağını düşündüğüm bir e-kitabı da tavsiye etmeden geçmiyorum,dilersen buradan inceleyebilirsin.Bir sonra ki yazımda görüşmek üzere..

4 Şubat 2016 Perşembe

Evliliğin için senin çaban ,harika bir adımdır

Evlilik kurtarma yöntemlerini hemen hemen herkes önerebilir ilk etap ta.Fakat bu durum bazen her evlilikte geçerli olmayabilir.Çünkü bazı evliliklerde çıkılmaz  bir yola girilmiştir.Artık geri dönüşü yoktur,bitirmek en sağlıklı karardır.Kangren bir organın artık eski görevini yapamaması gibi,tek çaredir.Taraflar ilişkiyi düzeltmeye çabalamıyor ise ve gönüllü değiller ise evlilik asla kurtarılamaz.Evliliğin için çaba göstermeden önce genel olarak;
  1. Aranızda artık saygı kalmadıysa
  2. İhanet durumları çok fazla tekrar ediyorsa ve karşı taraf bunu alenen yapıyorsa
  3. Çocuk sahibi olma konusunda devamlı anlaşmazlık yaşıyor iseniz
  4. Cinsel konularda artık geri dönüşü olmayan problemli bir zamana girdiyseniz
Ve bunların hepsi bir arada yaşanıyor ise,zaten burada çareler arama yoluna girmez din.Bu açıdan seni tebrik ediyorum.
         Biliyorsun ki hiç bir evlilik kusursuz değil.Bu beklentiyle yola çıkmak zaten yanlıştır.Dalgasız deniz olur mu?Olmaz elbette.Bazen coşar şımarır,bazen süt liman oluverir,bazende çarşaf gibi öylece seyret.Örneğin bir düşün;güzel bir işin var ve para kazanıyorsun.Ama işin gereği fazla mesai yapman gerek.Çünkü işin bunu gerektiriyor.Ama sen alışıla düzeninden çıkmak istemiyorsun,değişimi kabul etmiyorsun,fazlaca uzayıp gidecek olan mesai saatleri gözünde büyüdükçe büyüyor.Rahatını düşünerek ten veya alışmamış olduğunu kendine bahane göstererek mesai şartlarını kabul etmiyorsun, ve güzelim işini bırakıyorsun.Yapar mıydın?Yapmazdın değil mi? Elbette yapmazdın.Çünkü geleceğini düşünmek zorundasın,sorumlulukların var,ailen var...İşinin gerektirdiği 
her şeyi koşulsuz yapmak zorundasın.
          Evlilik de böyle bir şey.Bağışlamayı bilmeli,kin tutmamalı,yaşanmış kötü anılar yerine güzel yaşanmışlıkları hatırlamalı,evliliğin için çaba göstermelisin.
            Mutlu bir evlilik için birbirinizin ihtiyaçlarını önemsemeli,düşüncelerinizi rahatlıkla ifade edebilmeli,problemlerden kaçmaktan sa onlarla mücadele içine girmeyi denemelisiniz.Çoğu zaman terapist önerirler.Mutlaka o iş için yıllarca okuyorlar tamam ama kesinlikle her zaman çare olmuyor,hatta çoğu zaman çare olmayabiliyor.Çünkü çoğu zaman eşlerden biri terapiye gitmek istemiyor reddediyor.Kendimden biliyorum,o iş biraz çetrefilli:))Üstelik  seans ücretleri de cabası derya deniz.
               Sevgili okurum, her zaman her konuda desteğe ihtiyaç duyuyoruz.Çünkü insanız.Çünkü zayıfız.Zaaflarımız var.Çoğu zaman psikologa gidecek ne maddi, ne de manevi gücümüz oluyor,biliyorum,yaşadım çünkü bende bunları.Sana bu noktadan sonra benimde okuduğum ve gerçekten çok istifade ettiğim bir kitabı sunmak isterim.Kocanın kalbine gir.Şiddetle tavsiye ediyorum,Pişman olmayacağını düşünüyorum.Resmin üzerine ve ya buradan tıklayarak inceleyebilirsin.Evliliğin için senin çaban ilk adımdır,ve çok önemlidir.Esenlikle kal..

3 Şubat 2016 Çarşamba

Evlilikte ayrı dünyaların insanları olmak?

       Elbette evlilikte tarafların hareketleri ,durum beklentileri,tavırları değişebilir ama her zaman da böyle olmak zorunda değildir.Tam tersi,ikinci şahısla yeni bir yola başlamak insana bambaşka güzellikler verebilir.Bunun için "ben" değil de "biz" düşüncesi kanıksanırsa.Birlikte yaşamayı öğrenmeye çalışılırsa.Evlenmeden önce kişinin kendine belirlediği hedeflerin içerisine ,aynı hayatı paylaştığı insanı da katarsa.Evlilikteki "iki ayrı dünya" kavramını bu yüzden bu yazıma uygun gördüm.Bu değişim elbette ilk zamanlar kolay olmayabilir,çünkü "evlilik" kurumunun verdiği sorumlulukları kabullenmeye çabalamak gerekiyor.










 Nasıl çözeceğiz?

İki tarafta aynı istek ve sorumluluklarının bilincinde olarak birbirlerini anlama yoluna giderlerse çözülemeyecek sorun yoktur.Yeni evlenen  insanlar,belirli bir zaman geçtikten sonra yabancılaşabilirler.İşte bitmeyen sorunların başlangıç noktası da tam burasıdır.Karşısındaki insan artık bir yabancıdır;tepkileri,ağlaması gülmesi,her şeyi ile sanki hiç bilmediği bir insan olmaya başlamıştır.Ve artık tahammül edemediğini düşünüp panik yaparak "boşanma" kararları alınır.Bu noktada sabırlı olup evlilik bilincine varmak, evlilikte kavramına göre en aklı salim davranıştır.

İki tarafı da birbirinden ayıran özelliklerde etkendir

Evlilikte bitmeyen sorunları aşmak bazen zaman da alabilir.Bunun nedeni iki tarafın birbirine alişma sürecidir.Örneğin;biri çok sosyal,gezmeyi eğlenmeyi sever,diğeri de tam tersi olabiliyor.Bir taraf olayları çok dramatik düşünürken,diğer taraf da yüzeysel düşünebiliyor.Bir taraf ailevi değerlere çok önem veriyor,diğer taraf olmasa da olur diyebiliyor.Bu çatışmalar ilk yıllar gerçekten can sıkıcı olabiliyor.O yüzdendir ki;evlenmeden  eş seçimi yaparken,sosyal ve kültürel değerlerimize göre karar vermeye çalışıyoruz.
     Fakat günümüzde oldukça sık yapılan "görücü" usulü evlilikler de birbirini yeteri kadar tanımayan ve çevresindeki insanların referansları ile kendisine uygun olduğuna karar vererek evlenen insanlar var.Onların evliliklerin de durum dahada farklı.Sıfırdan başlayarak her huylarını yaşayarak öğreniyorlar.Aşk evliliği yapan insanlara göre hem avantajlı,hem de dezavantajlı olabiliyorlar.Örneğin aşk evliliğinde sevdiğin insanın kabaca sosyal kültürel alışkanlıklarını bilirsin.Ama görücü usulünde her şey sürprizdir.Çok ciddi farklar yoksa aralarında yaşayarak öğrenirler her şeyi.Ama madalyonun öbür yüzü de var elbette. Ne mi?işte bu düzen böylece sürüp gitmiyor bazen de.Aşk evliliklerinde ki o rahatlık fazla devam etmeyebiliyor,asıl sürprizi onlar yaşayabiliyor,huylarının aslında bambaşka olduğunu fark edebiliyorlar.Elbette bu kıyaslamalarım 
birer kıstas değildir.Aşk evliliğinde de bitmeyen sorunlar olabiliyor, görücü usulü evliliklerde de..
    Çoğumuz aşamadığımız zaman bu problemleri,bir büyüğümüze,tecrübeli insanlara soruyoruz.Bende size tam bu nokta da geri dönüşleri oldukça iyi,konunun bilir kişileri  kalemi ile yazılmış,sizi sıkmadan evliliğinizdeki problemleri çözmenin püf noktalarının  anlatıldığı gerçek bir kaynak öneriyorum.   Detaylar için Tıklayınann

1 Şubat 2016 Pazartesi

Önce "hata bende olabilir"kuralı evlilikte temel soru olmalı

   Mutlu olmadan, işimizde başarılı olamayız imkanı yok.İşimiz için her zaman gereken fedakarlıklara
her daim katlanırız.Ama işimizle ilgili atacağımız her adımda eşimizin desteğini ararız her zaman.O
olmassa başarılı olmak mümkün değildir.
     Ev içindeki sorunları  çözmeden mutlu olamıyoruz.Akrabalık ,arkadaşlık,davet ve komşuluk ilişkilerimiz çok zedeleniyor.Bunların üstesinden gelebilmek için öncelikle hatayı kendimizde ara
mamız gerekiyor.Sonuçta hiç birimiz boşanmak için evlenmiyoruz evet ama,boşanmayı bir kurtuluş
bir çare olarak görmeyi bırakmamız gerekiyor.Boşandıktan sonra mutluluk hiçbir zaman garanti değildir bunu unutmayalım.



    Günümüz artık o kadar güce ve maddiyata dayalı bir toplum oluşturmuş ki,bir kadının kendi ayak
ları üzerinde durabildiğine inandığı an,hem çevresel hem de kendi iç dünyası ,eyer sorunlu bir evlilik
yaşadığına inanıyorsa veya inandırılıyor ise,"bu işkenceye daha fazla katlanmamak "gerektiğine inan
dırıyor.He elbette;ben demiyorum ki her türlü eziyeti çekeceksin,"gelinlik ile girdin,kefen ile çıkacaksın"Ben şunu diyorum sevgili okurum,önce hatayı kendimizde aramamız gerekiyor.İnanın
çözüm için her zaman ilk adımı karşımızdan deil,kendimizden beklememiz şart.
     En önemli olan adımı attık,hatayı kendimizde aradık ve bulduk.Şimdi bu hatayı düzeltebilme yollarına girdik.Kocan da sende olan değişikliği farkeder,bu yolda senin çabalarını gördükçe her şey
güllük gülistanlık olur emin olabilirsin.
     Ayıntılı müthiş tüyolar için   buraya tıklayın

31 Ocak 2016 Pazar

Evlilik"balon" aşkın bitişi,gerçek sevginin başlangıcıdır

       Aşk bu kadar ucuz mu?Sosyal medyadan duyduğumuz "aşk" lafı maalesef ki "gönül eğlendirmeyi "ifade ediyor.Ayda ya da günde bir sevgili değiştirilir mi?Kocanı geri kazanmak
istiyorsan inanman gereken ilk şey "sevgi",ömürlüktür,hatta sonsuza kadar süren tek duygudur
bilmelisin.Beraberlik imzasını "sonsuza dek"diye imzalayan aşıklar için küçük problemler evliliği
bitirir mi?
       Aşık,sevdiği için tüm zorlukların üstesinden gelebilen insandır.Zoru görünce kaçmak olmaz.
Bunun için sevgi evlenince kökleşir.Yani "sevgi,evlenince kökleşmelidir".Çünkü,bunu başlatıp
güç ve enerjisini ve becerisini gösteremeyip,ya kocasını bırakan ya da mutsuz bir evliliği sürdürmeye
çalışan insanlar vardır.Bu durum ile eminim ki karşılaşmak istemiyorsun öyle olsa burada ne işin var değil mi?Emin ol ki doğru yerdesin çünkü kocanı geri kazanman ile ilgili gerekli kartları eline ver
meye çalışacağım,yeter ki sen iste gerisi zaten olacak.


      Kocanı iyi ve kötü günde sevecek ve onu küçük zorluklar ile karşılaştığın da bırakmamalısın.
Onu,iyiliği ile kusuru ile kısaca her türlü olumsuz yanları ile sevmelisin.Çünkü ancak böyle seversen
ilişkinin düzelmesi için çabalıyorsun demektir.Tabiki bunu da yerli yerinde,kıvamında yapman gerek.
Yoksa düzelecek diye hırs ile yıkıp dökmek,aceleci olmak yeni bir mutsuzluk sebebidir.Bu konuda sa
na bir kaynak önerebilirim.Yapman gereken çok küçük ama inanılmaz etkili yöntemler ile kocanı geri kazanmanın yollarını bu kaynaktan inceleyebirsin   buraya tıklayın
       Zaten kocanı geri kazanmak için onu anlamaya çalışırsan,birbiriniz ile anladığınız dilden konuşur
iseniz,zaten problemleri çözmek için kocaman bir adım attın demektir.Yeter ki iste,ve başarmaya çalış.